İş Ne Demek?

İş Ne Demek? İş Kelimesinin TDK Sözlük Anlamı Nedir?

  • Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma

  • Örnekler:

    - Bu iş bittikten sonra hocanın çehresi ve sesi gene bir anda tatlılaştı, şoföre ‘çek evladım’ dedi.
    Yazar: Reşat Nuri Güntekin

    - Özellikler:

  • isim (a.)

  • Bir değer yaratan emek
  • Birinden istenen hizmet veya birine verilen görev

  • Örnekler:

    - Şimdi Mısır'a memuru olduğum bankanın bir işi için geldim.
    Yazar: Ömer Seyfettin
  • Sanayi, ticaret, tarım, maliye vb. alanlara ilişkin ekonomik etkinliklerin bütünü

  • Örnekler:

    - İşler durgun.
  • Kamu yararına yapılan işler

  • Örnekler:

    - Güvenlik işleri.
  • Herhangi bir yere düzen verici, günlük yaşayışı sağlayıcı her türlü çalışma

  • Örnekler:

    - Bu evin işi çok.
  • Geçim sağlamak için herhangi bir alanda yapılan çalışma, meslek

  • Örnekler:

    - Sonunda bir iş buldum.
    Yazar: Sait Faik Abasıyanık
  • Ticari anlaşma
  • Herhangi bir maksatla kurulan düzen

  • Örnekler:

    - İşlerini bırakmışlar, dükkânlarını kapamışlar, akın akın şehri terk edip gidiyorlardı.
    Yazar: Yakup Kadri Karaosmanoğlu
  • Bazı deyimlerde "yarar, çıkar" anlamında kullanılan bir söz

  • Örnekler:

    - O, işini bilir. Bu, benim işime gelmez.
  • Yapılan şey, davranış

  • Örnekler:

    - Yoksullara yardım etmekle çok iyi bir iş yaptım.
  • Nakış, örgü, makrome gibi elde yapılan şey

  • Örnekler:

    - Komşu kadın elindeki işini dizine bırakıp geline döndü.
    Yazar: Memduh Şevket Esendal
  • Emek, işçilik, ustalık

  • Örnekler:

    - Bu örtü, işi ağır bir örtüdür.
  • Bir kimsenin uğraştığı, yerine getirmeye çalıştığı şey

  • Örnekler:

    - İşimi görmediler.
  • Bir kimseye özgü olan görüş, anlayış

  • Örnekler:

    - Bu, bir zevk işidir.
  • Başarılı çalışma yapma yeteneği

  • Örnekler:

    - Demek bende daha iş varmış ki ilin öğretmeni seçtiler.
    Yazar: Muzaffer İzgü
  • Üzerinde çalışılan veya bir çalışma sonucunda ortaya çıkan şey

  • Örnekler:

    - Rafta Mardin işi bakır tencereler sıralanmıştı.
  • -e bağlı olan, … ile ilgili olan

  • Örnekler:

    - Bu para işidir, paran varsa en iyisini yaparsın.

    - Özellikler:

  • sıfat (sf.)

  • Bir sonuca bağlanması, çözülmesi gerekli sorun

  • Örnekler:

    - Etrafın gülüşmeleri arasında iş anlaşıldı.
    Yazar: Hüseyin Cahit Yalçın

    - Özellikler:

  • mecaz (mec.)

  • Gizli neden veya maksat

  • Örnekler:

    - Çoktandır köylünün şurada burada yayıp gezeceği ehemmiyetli bir iş, bir keramet gösterememişti.
    Yazar: Refik Halit Karay

    - Özellikler:

  • mecaz (mec.)

  • Bir kuvvetin uygulanma noktasını hareket ettirirken harcadığı güç

  • Örnekler:

    - Erg, jul, kilogrammetre, vatsaat, kilovatsaat iş ve enerji birimleridir.

    - Özellikler:

  • fizik (fiz.)

Birleşikler: iş adamı, iş akdi, iş alanı, işbaşı, iş bırakımı, iş bıraktırımı, iş bilimi, iş birliği, iş bölümü, iş donu, iş eri, iş gezisi, işgüder, iş gücü, iş güç, iş güçlüğü, iş günü, iş hacmi, iş hanı, iş hayatı, iş kadını, iş kazası, iş kolu, iş merkezi, iş önlüğü, iş saati, işsever, iş seyahati, iş sözleşmesi, işveren, iş yeri, işe uygun, işi duman, işi tıkırında, ağır iş, beyaz iş, bulaşık iş, çürük iş, götürü iş, ince iş, kârlı iş, Acem işi, Antep işi, antika işi, ayak işi, çocuk işi, el işi, erkek işi, ev işi, hamur işi, hesap işi, kalem işi, kavaf işi, mancınık işi, Maraş işi, orak işi, orta işi, panç işi, sıra işi, şıpın işi, tarak işi, usta işi, dış işleri, diyanet işleri, iç işleri, öğrenci işleri, özlük işleri, su altı işleri, yazı işleri, zat işleri

Atasözleri, Deyimler, Birleşik Fiiller veya Kalıp Sözler:
  • iş (birinde) bitmek
  • iş (birinden) bitmek
  • iş (birine) kalmak
  • iş (veya işler) becermek
  • iş açmak
  • iş almak
  • iş amana binince kavga uzamaz
  • iş anlatılıncaya kadar baş elden gider
  • iş ayağa düşmek
  • iş başa düşmek
  • iş bırakmak
  • iş bilenin, kılıç kuşananın
  • iş bilmek
  • iş bitirmek
  • iş çatallanmak
  • iş çevirmek
  • iş çığırından çıkmak
  • iş çıkarmak
  • iş dayıya düştü
  • iş değil
  • iş düşmemek
  • işe almak
  • işe bak!
  • iş edinmek
  • işe girişmek (veya koyulmak)
  • işe girmek
  • işe karışmak
  • işe koşmak
  • işe sarılmak
  • iş etmek
  • işe yaramak
  • iş görmek
  • iş göstermek
  • işi ...-e dökmek
  • işi ...-e vurmak
  • işi (bir şeye) vurmak
  • işi ahbaplığa dökmek
  • işi aksi gitmek
  • işi Allah'a kalmak
  • işi anlamak
  • işi azıtmak
  • işi başından aşmak (veya aşkın olmak)
  • işi bitmek
  • işi bozmak
  • işi bozulmak
  • işi ciddiye almak
  • işi çıkmak
  • işi çiş etmek
  • işi düşmek
  • işi ileri götürmek
  • işi iş, kaşığı gümüş
  • işi iş olmak
  • işi kotarmak
  • iş inada binmek
  • işin alayında olmak
  • işin başı
  • işinden olmak
  • işin doğrusu
  • işi ne?
  • işine bak!
  • işine gelmek
  • işine göre
  • işine hor bakan boynuna torba takar
  • işine koyulmak
  • işin fenası
  • işin garibi
  • işini bilmek
  • işini bitirmek
  • işin içinde iş var
  • işin içinden çıkamamak
  • işin içinden çıkmak (veya sıyrılmak)
  • işin içyüzünü bilmek
  • işini görmek
  • işini kış tut da yaz çıkarsa bahtına
  • işinin adamı
  • işini uydurmak
  • işini yoluna koymak
  • işin kolayına kaçmak
  • işin kötüsü
  • işin kurdu
  • işin kurdu olmak
  • işin mi yok
  • işin ortasını bulmak
  • işin rengi değişmek
  • iş insanın aynasıdır
  • işin tuhafı
  • işin ucu birine dokunmak
  • işin üstesinden gelmek
  • işin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol
  • işi olmak
  • işi pişirmek
  • işi rast gitmek
  • işi resmiyete dökmek
  • işi sağlama almak
  • işi savsaklamak
  • işi şakaya dökmek
  • iş işlemek
  • iş işten geçmek
  • işi tatlıya bağlamak
  • işi temizlemek
  • işi uzatmak
  • işi üç nalla bir ata kaldı
  • işi yokuşa sürmek (veya koşmak)
  • işi yoluna koymak
  • işi yolunda (veya tıkırında) gitmek (veya olmak)
  • iş karıştırmak
  • iş ki
  • işler açılmak
  • işler arapsaçına dönmek
  • işler becermek
  • iş mi?
  • iş ola
  • iş olacağına varır
  • iş olsun diye
  • iş sarpa sarmak
  • iş şirazesinden çıkmak
  • işten (bile) değil
  • işten el çektirmek
  • işten güçten vakit bulamamak
  • iş tutmak
  • iş vermek
  • iş yapmak
  • iş yok

İş kelimesi ile Google aramalarda en çok sorulan sorular şunlardır: İş ne demek? İş kelimesi nasıl yazılır? İş kökeni nedir? İş kelimesinin cümle içerisinde kullanımı.

'İŞ' Harfleri İle Yazılabilecek Kelimeler
Şunlara da göz atmak isteyebilirsiniz:

Ayrıca iş ile başlayan kelimeler , iş ile biten kelimeler , içinde iş geçen kelimeler listelerini de inceleyebilirsiniz.

Web sitemizde çerezler kullanmaktadır. Devam ederek çerez kullanımını kabul etmiş olursunuz. Detaylı Bilgi